11 Eylül 2019 Çarşamba

Kazakların Destansı Yolculuğu


Tavşan Yılı'nın başlarında (1951) komünistler, Timurlik yakınlarında Ali Beg'e saldırdı. Modern silahlar karşısında bozguna uğrayan Ali Beg ve adamları canlarını kurtarmak için Tibet'e kaçtı.

Atlı bir ulak Taijinar Nur'daki Kazaklara Osman Batur'un tutsak düştüğünü ve komünistlerin Ali Beg'i bozguna uğrattıklarını ilettiğinde aylardan Şubat'tı. Reisler hemen çadırları bozdular ve insanlarını engebeli Kunlun geçitlerinden geçirip Tibet üzerinden batıya döndüler. Allah'ın yardımıyla Keşmir'e ulaşabilirlerdi.

Fırtınaların estiği Kunlun'un ötesinde bile sığır ve koyunlar için ot bulmak zordu. Hayvanlar giderek zayıfladı ve çoğu telef oldu. Reislerin bana dediğine göre, çevrede şans eseri “yüzlerce ve binlerce” av hayvanı vardı. Erkekler antilop, geyik ve dağ keçisi vurdular; yenemeyenler tütsülendi ya da donduruldu. Odun bulunmayan topraklarda, yaban hayvanlarının dışkıları yakacak olarak kullanılıyordu.

“Vahşi toprakların kutsal yemeği” ise boyların kulan dediği küçük, boz renkli atlardı. Kazaklar onları at sırtında avlıyor, çok sayıda hayvanı lezzetli ve besleyici eti için öldürüyorlardı.

Destansı yolculuğun bu bölümündeki özel felaketlerin başında ise kanayan ölüm denilen dağ hastalığı geliyordu. Bu hastalık özellikle Tibet'e giden dağ geçitlerini aşarken, bedensel olarak tükenmiş Kazakların onlarcasını öldürmüş ya da güçten düşürmüştü.

Hastalığın ilk belirtileri genellikle kötü bir baş ağrısı, baş dönmesi ve mide bulantısıydı. Çoğu vakada tedavi boşunaydı; Şamanların, hastalığa yol açtığına inanılan kötü ruhları kovma çabaları da yararsızdı.

Acı veren tedavinin ardından hastalık bazen geçebiliyordu. Kurbanlar- dan biri bana, kendisini bu hastalığın elinden kurtarması için bir Şaman'a yalvardığını anlattı. Şaman keskin bir bıçak almış, adamın şakağına dayamış ve damarlardan birine bir çizik atmış.

Şaman kesikten üç fincan dolusu simsiyah, koyulaşmış kan akıtmış. Sonra bazı otlar koyup yarayı sarmış. Hasta iki gün içinde yeniden ayağa kalkmış.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder